kemik

kemik
-ği is.
1. 解́ 骨, 骨头; 听小骨: \kemik erimesi 骨质疏松 \kemik nasırı 医́ 骨痂 çekiç \kemik 锤骨 liye \kemiki 髂骨 mercimek \kemiki 锤骨 önkol \kemiki 桡骨 parmak \kemikleri 指骨 uyluk (或 kalça) \kemiki 髋骨, 胯骨, 股骨 üzengi \kemiki 镫骨 \kemik gövdesi 骨干
2. 骨制的: \kemik tarak 骨梳
◇ (Birinin önüne) \kemik atmak (以小利)安慰, 安抚, 哄住 \kemik gibi 干硬的; 结实的: \kemik gibi bir ekmek 一块干硬的面包 \kemik hâline gelmek 变得骨瘦如柴: Neredeyse tanıyamayacaktı, zavallı bir torba kemik hâline gelmiş. 我差一点儿不认识他了, 可怜的他变得骨瘦如柴。\kemik yalayıcı 拍马屁者, 巴结者, 阿谀奉承者 \kemiki sararmak 年老, 上岁数 \kemik (ler) ine kadar 完全地, 彻底地 \kemikleri sayılmak 骨瘦如柴, 瘦骨嶙峋 \kemikleri sızlamak (死者)不得安宁 -in \kemiklerini kırmak 痛打

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • kemik — is., ği, anat. 1) İnsanın ve omurgalı hayvanların çatısını oluşturan türlü biçimdeki sert organların genel adı Kemikten bir tahta gibi gıcırdayarak Nihat yerinden kalktı. P. Safa 2) sf. Bu sert organdan yapılmış Kemik tarak. Birleşik Sözler kemik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kémik — a m (ẹ) strokovnjak za kemijo: industrijski, kmetijski kemik; kemik za organsko kemijo; fiziki in kemiki / pog. kemik iz drugega letnika slušatelj kemije …   Slovar slovenskega knjižnega jezika

  • kemik bilimci — is., anat. Kemik bilimi uzmanı, osteolog …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemik yalayıcılık — is., ğı Kemik yalayıcı olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemik bilimi — is., anat. Anatominin kemiklerle ilgili bölümü, osteoloji …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemik doku — is., anat. Omurgalı hayvanlarda iskeleti oluşturan bir bağ dokusu türü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemik rengi — is. 1) Beyaz ile krem rengi arasında olan renk 2) sf. Bu renkte olan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemik yalayıcı — is. Dalkavuk …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemik zarı — is., anat. Kemikleri kapsayan beyazımsı ve sedef renginde zar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemik atmak — hkr. (birinin önüne) susturmak, oyalamak için birini küçük bir şeyle avutmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemik gibi — 1) pek kuru, katı, sert 2) sağlam …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”